Ülkemizin en güzel cennetlerinden olan, kıyısı ile tüm dünyanın beğenilerini kazanmış Yeşilovacık bugünlerde cehenneme sürüklenmek isteniyor. Yapılması süratle devam eden

2 termik santralin yanında birde çimento fabrikası açılması, burada yaşayan halkın hiçe sayılması ve ölüme gönderilmesi demektir.

     Nükleer enerji santralleri patladığında, çimento fabrikası sürekli ölüm saçar.

Ülkemizde örnekleri vardır, Çimento fabrikası olan yerlerde ot bitmez, insanların akciğerleri nefes alamaz, kuşlar ötmez hale gelir. Akciğer kanser riski yüz kat artar. Biz acaba dünyadaki turistleri bu güzel cennete nasıl getiririz derken, böyle bir tesis kurulması içler acısıdır.

Silifke Taşeli Doğa Gezginleri Grubu (TADOG), Poyraz Doğa Gezginleri Grubu, Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Silifke ve Taşucu Temsilcilikleri, MUT Çıtlık Doğa Grubu, Mut TEMA Gönüllüleri, Mersin Dağcılık Spor Kulübü (MERDAK), Mersin Doğa Gezginleri (MERDOG) bir araya gelip bu cehennem inşaatlarına dur demek için bir araya gelseler de, bu olumsuz tablo devam etmektedir. Çimento fabrikasının doğaya verdiği zarar, nükleer santrallerden çok daha yıkıcıdır.

      O doğada yetişen çeşitli meyveler ve diğer bitki türleri diri diri mezara gömülmek istenmektedir. Sis, koku ve toz bulutu çevreyi sardığında, adeta mezarlık haline gelecek bir yıkım yaşanacaktır.

      Belediye seçimlerinde Büyükşehirimizi kaybeden hükümet acaba bu yolla Mersin’i cezalandırmak mı istemektedir. Çimento fabrikaları bölgeyi adeta mezarlığa çevirecek ve canlı tabiat ölecektir. Daha şimdiden Akdeniz fokları karaya vurmaya başlamıştır.

                         Belediye ve çevre gönüllüleri bu duruma dikkat çekmek için bir araya gelmeli, gerekli caydırıcı tedbirleri bu cennet vatanı yıkanlara göstermelidir.

Yoksa bu güzelim cennet, bir cehennem bölgesi olacak ve orada yaşayan vatandaş kalmayacaktır.