Aslında bize ait söyleyemediklerimizden derlediğimiz, gün ışığına çıkaramadığımız, yüzleşmekten korktuğumuz duygu ve düşüncelerden oluşan içsel kütüphanemizin tozlu raflarında dolaşmak, o rafları dolduran kitaplarımızı açıp okumak, daha önce gittiğimiz fakat yeniden o yolculuğa çıktığımızda, yol boyu farkedemekdiklerimizi görmektir...

Gözünüz de canladırın lütfen, bir odanız olsun size ait ve içi kitap dolu...O içsel kütüphanenizde sadece siz dolaşıyorsunuz...Size ait size özel mahrem ve dokunulmazlığı olan bir oda...ışıklı mı karanlık mı, loş mu olsun, ona siz karar verin...ve sonra o kütüphaneye neleri koyduğunuza bir bakın...

Yaşadığınız aşklar, saklanmış duygular, günahlarınız, sevaplarınız, kırgınlıklarınız, öfkeleriniz, acılarınız, eksik yanlarınız, başa çıkmadığınız herşey, veya paylaşmaktan korktuğunuz sizde saklı tüm duygular...hepsi raflarda sizin tekrardan onlara dokunmanızı bekliyor...

 
Biliyorum ve anlıyorum...Insanın kendisine dokunmasi hiç kolay değildir...buna rağmen toplayın gücünüzü  ve korkmadan girin kendi kütüphanenize...kimbilir belki yazımı yarım kalmış bir kitabınızı bulup, tamamlayacaksınız ya da söylemek istediklerinizle yaratacagınız etkiye karşı savunma gücünü ve o etkinin sorumluluğunu taşımaya karar vereceksiniz..!

Sevgiyle, Mutlu Kalın...

Profesyonel Koç

Derya Colaker

www.deryacolaker.com