Eskiden öğretmenler köy enstitülerinde özenle eğitimden geçirilir,gerçek başarıya ulaştıklarında mezun edilirdi.Amaç öğrencilere faydalı olmanın dışında gittiği köy yerindede köylüye rehber olmaktı.Bu nedenle ata binme,ziraat aletleri kullanma,boya badana,marangozluk,kaynakçılık vs. gibi bütün el sanatlarını öğrenme eğitimide alırlardı.

Zamanında öğrencilere dünya tarihi,cumhuriyet tarihi dahil bütün bilgiler tamamıyla verilirdi.Bu okullardan mezun olan öğretmenlerimiz anadolunun tüm köylerine,şehirlerine gönderilir,halkında eğitilmesine çalışırdı.Türkiye nin gerçek öğretmenleri onlardı ve işlerini başarıyla yapıyorlardı.

Savaştan çıkmış bir milletin yeniden imar edilmesi ve tarım dahil her şeyi uygulayarak ülkeye katkı sağlaması gerekiyordu.İşte tam burada köy öğretmenleri devreye girdi ve başarıya ulaştı.

Ancak sonradan gelen siyasi düşünceler bu okulları kapattı,öğretmen liselerine çevirdi.Buradan mezun olan öğretmenlerde başarılıydı.Ancak yapılan programlarla bunlarda kapatıldı.Eğitim enstitülerine çevrildi.Liseden sonra 2 yıl okuyan öğretmen oldu,hatta hızlandırılmış programlarla 5 ayda jet öğretmenler yetişti ve bu meslek ayaklar altına alındı.Maalesef bu öğretmenler başarılı olamadılar ve öğrencilere yararları olmadı.

Türkiye de üzerinde en çok oynanan program eğitim ve öğretmen programı olduğundan tamamen başarısızlığa sürüklenmiş ve öğrenciler tökezlemiştir.Son çıkan teknolojilerinde tesiriyle ezbere kaçan sanal eğitim başlamış,araştırmalar tamamen durmuştur.

Türkiye de öğrenci değil robot yetişmeye başlamıştır.Sabah kalkıp okula giden,çıkınca hemen özel dersaneye geçen ,beslenme alışkanlığını yitirmiş obez bir nesil yetiştirilmektedir.

12 yıl eğitim görüp 3 saatlik bir sınava hazırlanan bir sistemin esiri olmuşuz.Kültür,anane ve gelenekleri yokolmuş bir toplum haline gelmekteyiz.

Yeni nesil okumak,çalışmak ve icat yapmak fikirlerinden yoksun,sadece sanal alemlerde gezen,ver yesin ört yatsın şekline getirilmiştir.Bu nedenle anne babalarda zor durumdadır,evlendirdikleri çocukları bile hala anne babaya muhtaç hale gelmiş,ekmek elden su gölden ,çimelim avrat çimelim tezi ile hareket etmektedir.

Bütün bu sorunların çözülmesi için eğitim sistemine kalıcı bir çözüm bulunmalı ve asla oynanmamalıdır.Her yıl denenen eğitim sistemiyle Türk gençliği batağa sürüklenmektedir.Böyle giderse asla bir bilim adamı yetişmeyecek,hastanelerde ameliyat yapan doktor kalmayacak,hakiki öğretmenler yetişmeyecektir.

Saygılarımla.