Aydınlatılmış onam, “…hastanın karar vermesi sürecinin hukuka uygun olması için ve bu gönüllülük esasına dayanan işlemin hastanın anlayacağı şekilde aktarılmasından ibarettir...”.
Ali Rıza Tümer, Emre Karacaoğlu ve Ramazan Akçan aydınlatılmış onam hakkında şöyle der;
“…Bireyin kendi bedenine yapılacak olan her türlü tıbbi uygulamayı bilmeli ve belirleme hakkına sahip olduğu görüşünü temel alan ve kişinin hastalık anında da kişilik haklarını koruyabilmek için bu konuda düzenlenmiş yasalarla güvence altına alınmış olan, başlarda bir öğretiden ibaret iken tarihi gelişimiyle birlikte uyulması zorunlu hale gelen bir kavramı ifade etmektedir…”.
Aydınlatılmış onam Türk Tabipleri Birliği Hekimlik Meslek Etiği Kuralları madde 26; “Hekim hastasını, …tedavi seçenekleri ve riskleri konularında aydınlatır..” şeklinde tanımlamıştır. Türk Tabipleri Birliği Hekimlik Meslek Etiği’nde her ne kadar bu konu hakkında tanım yapılmış ise de Türk hukukunda, 24.03.2016 tarih 6698 sayı ile Resmi Gazete’de yayımlanan Kişisel Verilerin Korunması Kanunu; Açık Rıza tabirini kullanmak suretiyle aydınlatılmış onamın kanuni dayanağı ortaya konmuştur.
Açık rızanın Kişisel Verilerin Korunması Kanunundaki tanımı “Belirli bir konuya ilişkin, bilgilendirilmeye dayanan ve özgür iradeyle açıklanan rızayı” şeklinde belirtildiğinden aslında aydınlatılmış onamın kanuni dayanağı haline getirilmiştir. Böylece rıza gösterilmesine ilişkin bu husus sadece hekim hasta arasında kalmayıp tüm sektörlerde kullanılabilmesinin önü açılmıştır.
Yorumlar