Topuklarım kalçama değercesine Izmir uçağına doğru yola çıktım. Aileme sevdiklerime, boyoz kokan, deniz kokan, hatta rahmetli anneannemin dediği gibi, taşına toprağına mücevher serpiştirilmiş şehir, nefes durağim Izmir `mde ilk imza günümü yapıyor olabilmek benim için çok değerliydi. Uçağa bindiğim ilk anlarda, koltukta dalıp gitmişim...Bir film şeridinin kadrajında, Izmir`den ilk ayrılışım, gözümün önüne geldi...
Yıllar önceydi, küçük bir genç kız hayatın ilk uzun metrajlı yolculuğuna doğru yola çıkıyordu. O dönemde her zaman Berlin`e direk uçuş bulunamadığı için, önce otobüsle Istanbul`a, sonra oradan uçakla Berlin`e gidecekti. Rahmetli kayınvalidesi ona refakat ediyordu. Onu uğurlamak için gelen, gözleri nemli anne ve babası, sarılıp bindirdiler yavrularını otobüse. Otobüs Izmir otogarıdan ayrılırken, kızın içinden birşeyler koptu. Hatta birara inip “ben vazgeçtim “demek istedi ama sevdiği adam Berlin`de onu bekliyordu ve birden içini tatlı bir heyecan kapladı, hemen bu düşünceden vazgeçti. Nemlenmiş, gürül gürül akmasın diye sıktığı gözlerini sildi ve el salladı caresizce ailesine…
Otobüs uzaklaştıkça sanki kalbinin bir yanını yırtarak ayırıp Izmir de, otagar da bırakmıştı… Artık Izmir`i çıkmak üzereydiler,..Kız ağlıyor, kayınvalidesi onu teselli ediyordu. Oysa hiç bir kelime alıştığı ortamdan, sıcacık şevkatli ana kucağından, kardeşlerinden kopuşuna teselli olamıyordu. Bir an sessiz loş ışıklı otobüsün yanından gelen korna sesine irkildi kız ve hemen camdan baktı. Babası ile annesi arabalarından ona el sallıyordu. Otobüsü uzun süre takip etmişlerdi. Eve dönememişlerdi…Yırtılan kalbinin sancısıydı, ona el sallayanlar…
canı yanıyor ama belli de etmiyordu. Dudaklarında belli belirsiz tebessümle, bir eliyle de hadi geri dönün diye işaret ediyordu…
Onlar eve döndü…kız Berlin`e gitti ve aradan 31 yıl geçti…
O küçük kız büyüdü, anne oldu, olgunlaştı, hayatın içinde kendine bir yer edinmek için hep çabaladı ve simdi elinde kendi yazdığı kitabı ile ailesine, çocuklarına, ilerde olacak torunlarına, dostlarına, sevdiklerine, arkadaşlarına kendinden bir hatıra bırakmak üzere ilk imza günü için Izmir´e doğru yoldaydı…
Izmir de ailemin ve can dostlarımın desteği ile muhteşem bir imza günü yaşadım. Herkes sanki kitabımın kanatları olmuş, göklere uçuruyorlardı...Herkes ama herkes sevgisini katık yapmış ikram ediyordu bana…tek tek isim isim yazmak sayfalara sığmaz ama ben onlara kısaca koca yürekliler diyorum…Ve hepsine ayrı ayrı tekrar çok teşekkür ediyorum.
Sonrasında Berlin de yıllarca görev yaptığım Türk Alman Işadamları Birliğinde ikinci imza günümü yaptım. Salon dolup taştı. Imza için gelenler uzun bir kuyruk oluşturdu. Ilk kez parmaklarımın yazmaktan yoruluşunu çok sevdim. Yaşadığım imza kuyruğu değil adeta yüreklerin birbirine geçmiş zincir haliydi. Ilgi o kadar yoğundu ki, şevkatle kucaklandığımı hissettim. Velhasıl sevilmek çok güzeldi…
Buradan da tekrar ve daima, kitabıma ilgi gösteren, bana destek olan, önce canım aileme, oğullarıma, dostlarıma, arkadaşlarıma, kitabımı kütüphanesine taşıyan herkese sonsuz teşekkür ederim. Şimdilerde bunca güzel insana daha nasıl katkı sağlayabilirim diye kafamın içinde fikirler dans ediyor. Kendimi 2018 de yeniliklerle üretmeye devam ederken görüyorum.
Sizlerin de yapmak istediği herşeyi gerçekleştirmeniz arzusuyla, yeni bir yıla, 2018`e girerken, hepinize önce sağlık, sonra huzur ve hedeflerinize ulaşmak için güçlü bir iç motivasyon diliyorum.
Sevgiyle Kalın, Mutlu Kalın
Profesyonel Koç-Yazar
Derya Çolaker http://www.deryacokaker.com
Yorumlar