Hepimizin bir bakkalı olurdu,ellerimizde bir hesap defteri,bir eşide bakkalın kasasında olurdu,ne alırsak bu deftere eklenirdi,Paramız olmasa da bu defterle gider tüm ihtiyaçlarımızı alırdık.Bazı sahtekar bakkallar defteri kabartsada bunlar azınlıktaydı. Küçücük bakkalımızda neler yoktu ki,gazyağı,yorgan iğnesi,gaz lambası,gazocağı iğnesi,ispirto,viks,yakı,aspirin,tüp vs.

Sonra market denilen illetler başladı,birde küçük yavruları vardı,minik şubeler ve bakkallarımız bunlarla baş edemediler.Bir müddet büyük marketlerden alıp satmaya başladılar ama,halk daha ucuz yerleri öğrenince artık pilleri bitti.Bu günlerde parmaklarımızın sayısı kadar kaldılar.

Bu canavar büyük market zincirleri her köşeye her siteye hatta yaylalara bile şube açtılar. Kimdir bunlar nereden buluyorlar parayı bilen yok. Mersin'in Çamlıbel ve Silifke caddesindeki konfeksiyonların kanına da forum neden oldu. Kocaman caddeler bomboş oldu bitti. Atatürk heykelinden Müftü Deresi'ne kadar perişan oldu dükkanlar. Dondurmacı Halil den Müftü Köprüsü'ne kadar boşalan bizim dükkanlara Suriyeliler yerleşti ve oralar Suriye kenti oldu.

Küçük bakkallarımızın bedduasu tuttu, Forum da boşalmaya başladı, aylık 50.000 lira kira ödeyen firmalar birbir kaçmaya başladı.

Bu kent bizim, bakkallar bizim sahip çıkalım.

Saygılarımla

ABDULLAH KENDİR

EĞİTİM KOÇU

EĞİTİM YÖNETİCİSİ

KÖŞE YAZARI