Ya bir gariptir şu bizim basın camiası. Ne dostluklarına güvenilir nede düşmanlıklarına.Ben şahsıma bir meslektaşım bir kurumun veya kuruluşun Basın danışmanlığına getirildiğinde inanın çok sevinenlerdenim.Gel gelelim her nedense istisnalar kaideyi bozmaz..Bazı Basın danışmanları.Danışmanlık yaptıkları kurum ve kuruluşlarada , kurum başkan ve yönetiminede büyük zarar veriyorlar. Ayırımcılık yapıyorlar bu acizlikleri kendi içlerindeki fesatlıktan kıskançlıktan ileri geliyor. Bunlar daha mesleğin profesyoneli olamamışlarındandır. Kurum kuruluşların yetkilileri„basın danışmanım var zannediyorlar o kadar çok güveniyorlarki bunlara“ kurumlarnına faydamı getiriyor zararmı veriyor“ analizinde bile bulunmuyorlar. .Zararıda kendileri çekiyor..Hem danışmanlık ücreti ödüyorlar hemde verim alamıyorlar. Şöyle bir inceliyorumda bir çoğu Basın Camisında dışlanmış,sevilmeyen mütevazi olmayan kendisini Kaf dağında zannedenlerdir.Bunları ayırt etmekte „Danışmanım var“ diyenlere kalmış.İstediklerine danışmanlık yaptıkları kurum,kuruluş,veya kişilerin haber bültenlerini yolluyorlar istemediklerine yollamıyorlar.. istedikleri gazetelere abone olup yüksek ücret ödüyorlar istemedikleri gazetelere abone bile olmayı bırakın danışmanlık yaptıkları kurumların haberlerini bile başkan ve yönetimine ulaştırmıyorlar. , Bunun adına „Görevi kötüye kullanmak“denir. Bunun yanısıra tarafsızlık ilkesi içerisinde grevlerini yapanlara sözüm yok.Arif olan anlar..Yarası olanda kocunur…..
Yorumlar